Barış İstiyorsanız Adalet Ekin!

Eli kanlı diktatörleri halkına karşı adil olmamakla suçlayan ve Ortadoğu halklarına adil devlet imajı veren AKP hükümeti, demokrat pozlar kesmeye devam ediyor. Diğer taraftan Kürtlere karşı açıktan yürütülen savaş kara propaganda eşliğinde körükleniyor ve adil olmayan yargı sistemiyle Kürt muhalefeti uyduruk bahanelerle zindanlara tıkılıp susturulmaya çalışılıyor. Bu saldırıdan sosyalistler ve devrimci öğrenciler de paylarına düşeni alıyorlar. Puşi takan öğrenciye verilen ceza, devletin ve AKP hükümetinin adalet anlayışını gözler önüne seriyor.

Galatasaray Üniversitesi Endüstri Mühendisliği 3. sınıf öğrencisi Cihan Kırmızıgül, bir markete molotof kokteyli attığı gerekçesiyle iki yıldır cezaevinde tutuklu bulunmakta. Kırmızıgül’ü gözaltına alan polis, gencin taktığı “puşi”yi delil gösteriyor. Mahkeme, Terörle Mücadele Kanununun 5. maddesine göre örgüt üyeliğinden 45 yıla kadar hapis cezası istiyor. Irkçı devletin “adalet” aygıtı, dinlenen tanıkların molotof kokteylini Cihan’ın atmadığı yönündeki ifadelerini dikkate almıyor.

Buna benzer bir başka “adalet” vakası ise, Tayyip Erdoğan’ın Aralık 2010’da Dolmabahçe’de rektörlerle yaptığı toplantıyı protesto etmek isteyen öğrencilerin başına gelmişti. Polis öğrencilere gaz ve copla terör uygulamaktan geri durmamıştı. Burnu kırılan ve ağır yaralanan öğrencilerin polis şiddetine maruz kalışları kameralarla görüntülenmesine rağmen, davayı yürüten savcı, iddiaların “soyut” olduğunu ve herhangi bir suç unsuruna rastlamadığını belirterek davayı takipsizlikle sonuçlandırmıştı. Yine aynı olayda bir kadın öğrenci cani bir şekilde polis şiddetine maruz kalarak bebeğini düşürmüştü. Polisin darbesiyle yere düşen öğrenci hamile olduğunu söylemesine rağmen karnına ve beline aldığı tekmeler sonucunda bebeğini kaybetmişti. Ankara’daki Hopa protestolarında polis vahşeti sonucunda kalçası kırılan bir öğrenci için ise, Başbakan Erdoğan, “kız mıdır kadın mıdır bilemem, polisimize de sopayla saldırıyor” diyerek, acımasızca dövülen öğrenciyi erkek egemen zihniyetle suçlu ilan etmiş ve öğrenciler üzerinde terör uygulayan polisi savunmuştu.

AKP hükümeti, Kürtler üzerinde, sosyalistler üzerinde, öğrenciler üzerinde baskının dozunu arttırmakta, yükselen her türlü isyan çığlığını boğmaya devam etmekte ve rahatsız olduğu seslerden kurtulmaya çalışmaktadır. Ezilenlere gerçek adaleti getirecek olan ise mücadele ederek iktidarı ele geçiren işçi sınıfının demokrasisi olacaktır.