Kwashiorkor

Ellerini cılız vücudunun arkasında kenetlemiş Sudanlı bir çocuk yansımış objektife. Fotoğrafa baktığımızda bu çocuğun karnındaki belirgin şişlik gözümüze çarpıyor. Sanki fazlaca yemek yemiş gibi bir görüntüsü var. Buna benzer fotoğraflarla sıkça karşılaşıyoruz aslında. Afrikalı çocuklarda bu dış görünüş oldukça yaygın. Karnında koca bir şişlik var fakat kaburga kemiklerini kolayca sayabiliriz. Bu durum “kwashiorkor” adında bir hastalıkla tanımlanıyor. Peki, bu hastalık nedir ve neden Afrikalı çocuklarda görülüyor?

Kwashiorkor hastalığı, ilk görüşte sanıldığının aksine fazla yemekten değil, beslenme yetersizliğinden ve özellikle protein eksikliğinden kaynaklanan bir hastalık. Kapitalizmin yarattığı açlık ve yoksullukla boğuşan Afrika’da bu hastalığa yakalanan çocukların tedavi olanakları da tabii ki yok. Sağlıklı bir şekilde yaşamımızı devam ettirmemiz için metabolizmamızın yeterli miktarda proteine ihtiyacı var. Özellikle kaslarımız gerekli yapıtaşlarını ve enerjiyi proteinlerden sağlıyor. Afrikalı çocuklar protein ihtiyaçlarını karşılayamıyorlar ve dokularında, sindirim sistemlerinde sıvı birikiyor. Bu yüzden sayılan kemiklerinin yanında, karınlarında koca bir şişlikle yaşıyorlar. Ayrıca karaciğer yağlanması gibi daha birçok sağlık problemiyle boğuşuyor küçük bedenleri. Daha farklı hastalıklara da yakalanan bu çocuklar, yılın 160 gününü hasta geçiriyor. Her yıl açlık nedeniyle 6 milyona yakın çocuk yaşamını yitiriyor. Bir şekilde hayata tutunan çocuklarda ise gelişim bozukluğu, beyin fonksiyonlarında eksiklik gibi durumlar görülüyor.

Çeşitli platformlarda yıllardır aynı konu konuşuluyor. Afrika ve açlık… Açlıktan ölen insanların istatistikleri yapılıyor, dünya devlerinin buluştuğu şaşaalı toplantılarda bu istatistikler sunuluyor. Afrika’daki gıda sorununun, bölgenin kuru ikliminden ve çorak toprağından kaynaklandığı söyleniyor. Arkasından da savaş, bölgesel çatışmalar, temiz suya erişememe, salgın hastalık, eğitimsizlik, işsizlik gibi birçok neden sıralanıyor. Bunlar konuşulurken dünyanın efendileri servetlerini arttırmaya devam ediyorlar ve her geçen gün daha fazla çocuk açlıktan, temiz suya ulaşamamaktan veya savaşlardan ölüyor. Afrika’da ölen her çocuğun sorumlusu kapitalist düzendir. İşçi sınıfını sömüren, doğayı talan eden, dengesini bozan, dünyayı kirleten, iklim krizlerine yol açan bu çürümüş sistemdir. Kapitalizm insanlığa açlıktan, yoksulluktan ve ölümden başka bir şey getirmiyor. Fakat başka bir dünya mümkün. Çocukların açlıktan ölmediği, hastalıklarla boğuşmadığı, özgürce koşup oynadığı bir dünya mümkün. İşte o sosyalist dünyayı kuracak olan bizleriz. Umut etmekten, sınıfımızın saflarında omuz omuza mücadele vermekten asla vazgeçmeyelim.