Kapitalist çürümenin sonuçları çeşitli biçimlerde ortaya çıkıyor. Kapitalizm kendinden önceki sömürülü toplumlarla kıyaslandığında tarihsel olarak ilericiydi ve üretici güçleri muazzam ölçüde geliştirdi. Gelinen noktada ise bizzat kapitalizmin kendisi bu ilerlemenin önünü tıkıyor. Çürüyor ve yozlaşıyor. Bu çürümenin etkilerini toplumsal alanda da görüyoruz. Aile içi şiddet, tacizler, tecavüzler, istismar almış başını gidiyor. Paylaşma, dayanışma gibi değerler yok edilmek isteniyor. Kapitalist ideolojinin körüklediği bencillik, bireycilik, çıkarcılık, rekabet gibi duygular ufak yaşlardan itibaren çocuklara, gençlere, tüm topluma aşılanıyor. Çocuklarını koruma güdüsüyle hareket eden aileler bu ideolojiyi çocuklarının zihinlerine işliyorlar. “Sana mı kaldı dünyayı kurtarmak, böyle gelmiş böyle gider, sen kendi paçanı kurtar” gibi bilindik söylemlerle sorunu daha da kangrenleştiriyorlar. Ebeveynler çocuklarını kafeslere hapsedip bir de başında bekçilik yapıyorlar. Haksızlıklara karşı koymayı, mücadele etmeyi, dayanışmayı ve örgütlü olmayı öğretmiyorlar. Aslında farkında olmadan kendi çocuklarına kötülük ediyorlar.
Burjuva ideolojisi aile ve okuldan başlayarak genç kuşakların bilincini fethetmeye çalışıyor. Sistem bir yandan onları ulaşamayacakları şatafatlı yaşamlara özendirirken, bir yandan da bencilliği ve kendi paçasını kurtarmasını öğütlüyor. Gençler ulaşamadıkları hayaller peşinde boşa didinmelerle enerjilerini ve dinamizmlerini berhava ediyorlar. Umutsuzluk, çıkışsızlık duygularıyla bulutlarla kaplanan gecede sönüp giden yakamozlar gibi son buluyor gencecik yaşamlar.
Kapitalizm bir zamanlar sahip olduğu ilerletici barutunu çoktandır yitirmiştir. Durmadan kaos üretmektedir. Kapitalizm toplumsal eşitsizliği dayanılmaz boyutlara tırmandırmıştır. Dünyamız büyük bir hızla uçuruma sürüklenmektedir. Bu sistem çürümüş, yozlaşmış ve insanlığı kemiren bir belâya dönüşmüştür. Kapitalizm tarihsel bir tıkanma içindedir ve daha önce dünya üzerinden gelip geçmiş çeşitli toplumsal sistemler için zuhur eden akıbet, şimdi de kapitalizm için bir kez daha gerçekleşmeyi bekliyor. Kapitalizmin son kullanma tarihi çoktan geçmiştir. Tüketim tarihi geçmiş her ürün gibi tarihin çöp sepetine atılması gerekmektedir. Ancak bu sistem kendiliğinden yıkılmayacak. Örgütlü ve bilinçli işçi sınıfının önündeki görev işte budur.
link: Gebze’den bir işçi, Son Kullanma Tarihi Geçmiş Bir Sistem: KAPİTALİZM!, 19 Kasım 2018, https://en.marksist.net/node/6531
1929 Krizinde Amerikan İşçi Sınıfı: “Mücadele Et, Açlıktan Ölme” /2
Gazetecileri “Konsoloslukta Ağırlamak”