Yunanistan’ın başkenti Atina’da 23 Temmuzda başlayan orman yangını büyük bir felâkete neden oldu. Son açıklanan sayılara göre 91 insan hayatını kaybetti ve 180’den fazla insan da yaralandı. Bunun yanı sıra binden fazla ev ve yüzlerce araba hasar gördü. Üzerinden bir hafta geçmesine rağmen hâlâ arama-tarama faaliyetleri ve kimlik tespiti çalışmaları sonlanmış değil.
Onlarca insanın hayatını kaybetmesine ve büyük maddi hasara neden olan yangının Dau dağındaki enerji nakil hatlarının kopması sonucunda çıktığı açıklandı. Kuvvetli rüzgâr ile hızla büyüyen yangın Yunanistan’ın bu zamana kadar yaşadığı en büyük felâkete neden oldu.
Yanı başımızdaki ülkede böyle acı bir olay meydana gelirken ülkemizde bu olayla ilgili yazılıp çizilenler kin ve düşmanlığın ne boyutlarda olduğunu gözler önüne serdi. Yandaş gazetelerden biri olan Takvim gazetesi “Yananistan” başlığıyla haber yapıp bunu birinci sayfasından yayınladı. Sosyal medyada yazılanlar ise Takvim’in felâketi dalgaya alan manşetinden çok daha kötüydü. “Ateşin bol olsun komşu”, “50 kişi ölmüş, 150’ye yükselir inşallah”, “Yunanistan’a şimdi söndürme uçaklarıyla yardım etmeli ama bu sefer su yerine benzin dökmeli” gibi insanlık dışı paylaşımlar yapıldı.
İnsanların ve doğadaki diğer bütün canlıların yanıp kül olmasından mutlu olan bu zihniyetin tek nedeni bilinçlerini karartan milliyetçilik zehridir. Bu öyle bir zehirdir ki görüldüğü gibi insanın vicdanını yok edip böyle canice fikirler üretmesine neden olur.
Bu canice fikirlerin ve düşmanlığın kaynağı son yıllarda gittikçe yükselen savaş atmosferi ve iktidardakilerin düşmanlaştırıcı söylemleridir. Patronlar sınıfı ve iktidarları kendi çıkarları için emekçileri düşmanlık atmosferinin içine sokmaya çalışmaktadır.
Biz Türkiyeli emekçilerin Yunanistan’daki emekçilere bir düşmanlığı olamaz. Bir denizin karşılıklı iki kıyısındaki emekçiler olarak acılarımız ortaktır. Yunan halkıyla dayanışma duygusu içinde olalım!
link: Adana’dan bir işçi-öğrenci, Yunanistan’daki Yangın Felâketi: Düşmanlığa Son!, 7 Ağustos 2018, https://en.marksist.net/node/6458
Irak’ta Emekçilerin İsyanı
Burjuva Siyasetindeki Çürüme