Kulaktan Kulağa adlı kısa film:
- Anne: Öyle bir şey olsa ben fark ederdim.
- Baba: Her gün yüz yüze baktığımız evli barklı, çoluk çocuk sahibi adam. Mümkün değil yapmaz öyle bir şey.
- Öğretmen: Al sana hayal dünyasında yaşayan, dikkat çekmeye çalışan bir öğrenci daha.
- Doktor: Muayenede fiziksel bulgu yok. Evrak işi çok, hadi…
- Polis: Şu savcı gelmeden bir de bana anlatsın bakalım derdini.
- Sanık avukatı: Sayın hâkim; müvekkilim saygıdeğer bir kişidir! İyi hal indirimi talep ediyoruz.
Ve karar çıkar:
- Hâkim: Rızası VARMIŞ!
Geçtiğimiz günlerde tekrardan gündeme geldi ÇOCUK İSTİSMARI! İstanbul’da bir hastaneye 18 yaş altı 115 gebe çocuğun başvurduğu ve bunların bildiriminin yapılmadığı ortaya çıktı. Aslında bizler biliyoruz ki hep vardı bu vahşet. Sistem ve onun kurumları, yargı sistemi, kolluk kuvvetleri engellemedi, durdurmadı küçücük çocuk bedenlerine uzanan elleri. Hatta çocuklarımıza istismarda bulunanları korumaya kalkan yasalara evet oyları yükseldi o kirli ellerden. Yurtlarda, çocuk esirgeme kurumlarında, okullarda, sokakta, parkta her yerde buldu çocuklarımızı şiddet. Verilere göre, dünyada son 4 yılda çocuklara yönelik taciz veya şiddet uygulamaları yüzde 90 arttı. Tahminen tecavüzcülerin %5’i ortaya çıkarken %95'i gizli kalıyor. Ensest ilişkilerin ise binde biri ortaya çıkıyor. Adliyelerdeki 4 tecavüz davasından biri çocuklarla ilgili. Adalet Bakanlığının 2014 verilerine göre, her ay Adli Tıp Kurumuna 650 çocuk cinsel istismarı vakası gönderilmekte.
UNICEF’in 2014 verilerine göre dünyada 700 milyondan fazla kız çocuğunun 18 yaşından önce evlendiği açıklandı. Bu sayının da üçte biri, yani yaklaşık olarak 250 milyonu, 15 yaşından önce evlendirilmiş olan kız çocukları. UNFPA, Dünya Nüfusunun Durumu 2014 Raporuna göre, her yıl 91 bin kız çocuğu anne oluyor. Cinsel istismara maruz kalan çocukların yaşlarına bakıldığında; %30’unun 2-5 yaş, %40’ının 6-10 yaş, %30’unun 11-17 yaş grubunda olduğu görülüyor.
Daha bunlar gibi yüzlerce rakam verilebilir. Ama daha bunlar gibi kaç rakam gerekli devletten adalet, önlem beklemenin faydası olmadığını anlamak için? Daha bunlar gibi kaç rakam gerekli çocuklarımız için yaşamanın, yaşatmanın vaktidir demek için? Çocuklarımıza ancak bizim kurduğumuz dünya kurduracak yeniden çocuk hayallerini.
link: Bakırköy’den bir kadın işçi, Rızası Yoktur!, 3 Şubat 2018, https://en.marksist.net/node/6194
Umudun ve Direncin Sesi: Victor Jara
“Parçalanan Dünyada Ortak Geleceği” Davos’ta Oluşturmak!