Üniversitelerde Roboski Protestosu: Roboski’yi Unutmadık!

28 Aralık 2011 tarihinde Roboski’de 34 Kürt emekçinin TSK’ya ait savaş uçakları tarafından katledilmesinin üzerinden tam üç yıl geçti. Aradan geçen üç yıla rağmen ne gerçek sorumlular yargılandı ne de Roboskili ailelere bu katliamın hesabı verildi. Katliam 3. yılında Türkiye’nin birçok yerinde protesto gösterileriyle lanetlenirken üniversite gençliği de Roboski’yi unutmadı. Katliamın hesabını sormak ve yaşamını yitiren 34 insanı anmak üzere birçok üniversitede eylemler düzenlendi.

24 Aralıkta İstanbul Üniversitesi öğrencileri, Fen-Edebiyat Fakültesi Hergele Meydanında toplanıp “Maraş’tan Roboski’ye Hesap Sormaya” pankartı açarak yürüyüşe geçti. Edebiyat Fakültesinden çıkan öğrenciler Vezneciler metro durağına kadar sloganlarla yürüdü. “Em Roboski Ji Bir Nakin”, “Katil TC Kürdistan’dan Defol!” sloganları atan üniversite öğrencileri, Vezneciler metro durağında bir basın açıklaması yaptı. Türkçe ve Kürtçe olarak okunan basın açıklamasında 17’si çocuk 34 Kürt köylüsünün savaş uçaklarıyla katledilmesi protesto edildi. Devletin katliamcı zihniyeti teşhir edilerek Maraş katliamından Roboski’ye tüm katliamlardan hesap sorulacağı ifade edildi.

25 Aralıkta Marmara Üniversitesi öğrencileri Haydarpaşa Kampüsü’nden Kadıköy Rıhtım’a yürüdü. “Birîna Roboski Birîna Meye / Biranîna Wê Ronahiya Meye” yazılı pankartı açan öğrenciler yürüyüş boyunca “Roboski’yi Unutma, Unutturma”, “Roboski’den Soma’ya Katil Devlet Her Yerde!” sloganlarını attı. Yapılan basın açıklamasında devletin hiçbir kademesinin sorumluluk almadığı, Roboski katliamının üzerinin örtülmek istendiği, buna izin verilmeyeceği vurgulandı.

26 Aralıkta Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencileri Davutpaşa Kampüsü’nde bir yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Kampüs içerisinde yapılan yürüyüş boyunca “Em Roboski Ji Bîr Nakin”, “Katil Devlet Hesap Verecek!” sloganları atıldı. Basın açıklamasını gerçekleştirmek üzere yemekhane önüne gelen öğrenciler, katliamda yaşamını yitirenlerin isimlerini okuyarak saygı duruşunda bulundular. Yapılan basın açıklamasında Roboski’nin vicdanın ve insanlığın onurlu mücadelesi olduğu belirtildi ve vicdan sahibi herkesin bu mücadeleye katılmaları istenerek kamuoyuna çağrıda bulunuldu.

Katliamın failleri bellidir. Dersim’de, Maraş’ta, Çorum’da binlerce insanı katliamdan geçiren zihniyet ile Roboskili köylülere bunca acıyı yaşatan zihniyet birbirinden farklı değildir. Aynı zihniyet, üzerinden çok zaman geçmeden Soma’da, Ermenek’te de yüzünü göstermiştir. Görünen şudur ki, her fırsatta yoksul emekçi halka acımasızca saldıranların giriştiği bu katliamlar ne ilktir ne de son olacaktır. Biliyoruz ki bu zihniyet döktüğü kanla, yaşattığı acılarla beslenip büyümektedir. Ezilen halklar, emekçiler ayağa kalkıp birleşmediği sürece üzerimize basa basa büyüyen bu zalimler sınıfının yaşatacağı acılar da çoğalıp büyüyecektir.

İşçi, emekçi ailelerin çocukları olan biz gençler; üniversitelerde polisiyle, özel güvenlikleriyle saldırılarını arttırıp bizi geleceksizleştirmeye uğraşanların Roboski’yi, Soma’yı yaşatanlar olduğunu biliyoruz. Bize sunulan geleceğin acıyla, yoksullukla, ölümle dolu olduğunu görüyoruz. Ve yapılan tüm haksızlıkların, katliamların hesabını sormanın tek yolunun ise ait olduğumuz işçi sınıfının içerisinde mücadele etmek olduğunun farkındayız. Çünkü miadını doldurmuş bu kapitalist sistemi kökünden kazıyacak olan devrimci işçi sınıfıdır. Acılara, zulme ve sefalete öfkeleri her geçen gün daha da bilenen biz gençler, devrimci işçi sınıfının, devrimci Marksizmin yolundan ayrılmayacağız!