Neden Bir Aradayız?
1. Bizler, halklarımıza yöneltilmiş tüm baskı ve haksızlıkları ortadan kaldırmak, barış içinde ve insanca yaşayabileceğimiz bir Türkiye’yi kurmak üzere bir araya geldik.
2. Türkiye’nin baskı ve sömürüye dayalı sistemi, egemenlerin iki ana siyasal akımı tarafından sürekli olarak yeniden üretilmekte, buna karşı mücadele eden tüm toplumsal direniş odakları ise baskı altında tutulmaya çalışılmaktadır. Ancak her dilden ve kültürden Türkiye halkları, mevcut sistemin ömrünü uzatmak için birbiriyle yarışmakta olan bu iki akım arasından birini; egemenlerin dayattığı neoliberal ve anti-demokratik düzen içinde, Türk-İslam sentezci veya ulusalcı anlayışlardan birini tercih etmek zorunda değildir.
3. Bugün dünyada hâkim olan kapitalist sistem, toplumsal yaşamı yıkmakta, insanı yalnızlaştırmakta, bireyi kendi emeğine, kimliğine, topluma ve doğaya yabancılaştırmaktadır. Bu durum karşısında ortak mücadele ve dayanışma ruhunu yeniden kurmak, sisteme karşı direnişin en önemli adımıdır.
4. Halktan, ezilenden, yok sayılandan, doğadan, emekten, özgürlükten, eşitlikten, barıştan, adaletten ve demokrasiden yana olanların yeni bir toplum, insanca bir yaşam için ortak mücadeleyi örgütlemelerinin zamanıdır.
5. Her türden baskı, sömürü ve ayrımcılığa karşı olan birey ve örgütlerin, halkın kendi yönetimini kurmasını sağlamak üzere, birlikte mücadele etmesinin zamanıdır.
6. Artık birleşik ve güçlü bir mücadele hem daha gerekli hem de daha mümkündür. Kongremiz bunun temel gücü olmaya adaydır.
7. Halkların dinmeyen mücadelesini ve arayışını temel alan bizler, bu genel görüşlerde ortaklaşıyoruz. Farklılıklarımızı zenginliğimiz olarak görüyor ve Kongre oluşum sürecinde bir araya geliyoruz.
Ne Yapacağız?
8. Kongremiz, tüm demokratik muhalefet güçlerinin mücadele alanlarını, ortak mücadele alanı olarak görür ve buradan güç alır. Kongremiz, tüm ezilenlerin ve sömürülenlerin; işçilerin, emekçilerin, göçmenlerin, kadınların, köylülerin, gençlerin, emeklilerin, engellilerin, LGBT bireylerin, dışlanan ve yok sayılan bütün halkların, tüm inanç topluluklarının, yaşam alanları tahrip edilenlerin buluştuğu ortak bir mücadele zeminidir.
9. Kongremiz, Anadolu ve Mezopotamya’nın tarihsel ve toplumsal dokusunun inkârına dayalı, tekçi ve asimilasyoncu ulusal egemenlik anlayışına karşı, Türkiye’de yaşayan tüm halkların kültürlerinin ve kimliklerinin tanınmasını demokrasinin vazgeçilmez unsuru olarak görür. Kongremiz, halkların, başta anadilinde eğitim hakkı olmak üzere eğitim ve kültür politikalarının hazırlanmasına ve uygulanmasına katılımının hayata geçirilmesi için mücadele eder.
10. Kongremiz, mevcut anti-demokratik siyasal sisteme/düzene itirazı olanların gücünü açığa çıkarmayı ve bu gücü örgütleyerek, demokratik bir toplum yaratmayı amaçlar. Kongremiz, halkın yerelde karar alma ve uygulama süreçlerine en geniş katılımını sağlamayı amaçlayan ve tüm farklılıkların kendini özgürce ifade edebileceği siyasi ve idari modelleri hedefler.
11. Kongremiz, emperyalizmin bölgemiz halkları başta olmak üzere, dünya halkları üzerindeki egemenlik ve baskı politikalarına, onların askerî üslerine, ekonomik, siyasi anlaşmalarına ve kurumlarına karşı mücadele eder. Sömürgeciliğe, işgallere ve benzeri müdahalelere karşı çıkar, ezilen halkların direnişlerinden yana tutum alır. Uluslararası sermaye kurumlarının dayattığı neoliberal sömürü, soygun ve talan politikalarına karşı mücadele eder.
12. Kongremiz, bölgemiz halklarıyla mücadele birliğini savunur. Tüm dünya halklarının mücadelelerini kendi mücadelesi sayar ve enternasyonal dayanışmayı yükseltir.
13. Kongremiz, Kıbrıs’ın kaderi üzerinde söz sahibi olabileceklerin sadece Kıbrıslılar olduğu saptamasıyla, Kıbrıs halklarının kendi kaderlerini tayin etmelerine engel olabilecek her türlü dış müdahaleye ve işgale son verilmesi, tüm yabancı güçlerin adadaki askeri kuvvetlerini şartsız geriye çekmesi için mücadele eder.
Demokrasinin Kazanılması
14. Kongremiz, ezilen ve sömürülen halkların, işçi ve emekçilerin, kadınların ve gençlerin bugüne kadar verdikleri ekonomik, sosyal ve siyasal mücadeleleri kendi mücadelesi ve deneyimleri olarak görür. Bu mücadelelerin ürünü olarak toplumda güçlü bir demokratikleşme isteği ve özgürlükler lehine bir beklenti ortaya çıkmıştır. Bu beklentileri karşılamak üzere başlatılan bir girişim olarak Kongremiz, askerî ve bürokratik vesayete; otoriter, katı merkeziyetçi siyasi/idari yapılanmaya ve hukuk adı altında dayatılan anti-demokratik yasalara, uygulayıcı kurumlara ve yerel idarelerin piyasaya terk edilmesine karşı mücadele yürütür.
15. Kongremiz merkezi idarenin yerel yönetimler üzerindeki vesayetini, demokrasinin kazanılmasının önünde önemli bir engel olarak görür. Askerî-sivil bürokrasinin egemenliğine karşı, halkın kendi kendini yönetebileceği mekanizmaların geliştirilmesini savunur ve bu uğurda mücadele eder.
16. Demokrasiyi temsili meclisle sınırlı görmeyen Kongremiz, halkın tartışma, örgütlenme ve karar mekanizmalarına katılımının önündeki tüm engellerin kaldırılmasını, her düzeyde halk denetiminin geliştirilmesini savunur. Kongremiz, İlçe-İl ve Bölge Halk Meclisleri gibi örgütlenmelerle, halkı siyasetin öznesi haline getirmek için mücadele eder. Halkların ihtiyaç duyduğu çeşitli yönetim biçimlerini ve özerklik modellerini geliştirmenin zeminini yaratır.
17. Kongremiz, baskı ve şiddeti bir yönetim tarzı olarak benimseyen devletin yetkilerini sınırlayarak, düşünce, basın, ifade, örgütlenme ve eylem hakkı başta olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerin hayata geçirilmesini savunur.
18. Kongremiz, 12 Eylül darbe anayasasının ortadan kaldırılmasını, tüm kurumlarının dağıtılmasını, fiili uygulamalarına son verilmesini, darbecilerin yargılanarak cezalandırılmasını hedefler.
19. Kongremiz, TMK, TCK ve Özel Yetkili Mahkemeler kıskacındaki adaletsiz, otoriter ceza sisteminin değiştirilmesi ve cezaevlerinde tecrit uygulamalarının kaldırılması için mücadele eder; yargının bağımsızlığını ve demokratikleştirilmesini savunur.
20. Kongremiz, cinsiyetçi olmayan, ulusu ve yurttaşlığı etnik kimliklerden arındıran, tekçi olmayan; tüm kimlik, dil, kültür ve inançların varlığını kabul ederek güvence altına alan, ekolojik, çoğulcu, eşitlikçi, özgürlükçü ve demokratik bir anayasayı, demokrasinin kazanılması için önemli bir mücadele alanı olarak kabul eder. Kongremiz, anayasa yapmayı anti-demokratik yasalarla oluşturulmuş, halk temsiliyetini sınırlayan parlamento bileşimine bırakmaz. Uzun soluklu bir halk mücadelesi ile taleplerini görünür kılarak, anayasayı halkla birlikte inşa etmeyi hedefler. Siyasi Partiler ve Seçim Yasalarının, halk iradesinin sınırsız ve barajsız açığa çıkmasını sağlayacak şekilde demokratikleşmesi için mücadele eder.
Kürt sorunu; barış ve demokratik çözüm...
21. Kongremiz, tüm kimliklerin farklılıklarıyla varlığını korumasını savunur; eşit ve özgür yurttaşlık hukuku içerisinde yaşama hakkına sahip olduklarını, temel bir ilke olarak kabul eder. Kürt halkının temel hak ve özgürlüklerine bu ilkesel tutum çerçevesinde yaklaşan Kongremiz, Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana çözümsüzlüğe mahkûm edilen Kürt sorununun, barışçıl demokratik ve eşit haklara dayalı çözümünü savunur, bunun için mücadele eder. Yakılarak, yıkılan boşaltılan köylerden zorla göç ettirilen yurttaşlarımızın geri dönüş hakkının sağlanmasını savunur. Kongremiz, Kürt halkının Demokratik Özerklik kararını, Kürt sorununun çözümünde önemli bir girişim olarak değerlendirir. Demokratik Özerkliğin, aynı zamanda Türkiye’nin demokratikleşmesinde, halkların özgür ve gönüllü birliğinde önemli bir rol oynayacağını savunur.
Emek Mücadelesi
22. Kongremiz, kapitalizme, emek sömürüsüne, yolsuzluk ve talana; gelir dağılımındaki uçuruma, açlık ve yoksulluğa karşı mücadele eder. Kongremiz, esnek, güvencesiz ve sigortasız, çalışmaya; sağlıksız ve güvensiz ortamlarda çalıştırmaya; sendikasızlaştırmaya, taşeronlaştırmaya, kazanılmış hakların gaspına karşı, işçi sınıfının haklarını savunur ve kazanımlar için mücadele eder. İşsizliğe, işçi kıyımlarına ve iş cinayetlerine karşı insanca yaşam kavgası veren işçi ve emekçilerin, yıkıma sürüklenen küçük esnafın, ürününün karşılığını alamayan üretici köylünün yanında yer alır. Kadın işçi ve emekçilerin üretim sürecindeki eşitsiz konumlarına karşı verdikleri mücadeleyi destekler. Ev içi emeğin değer ürettiğini tespit eder ve ev emekçisi kadınların sosyal hakları için mücadele eder. Çocuk işçiliğin ortadan kaldırılması için; göçmenler ve mevsimlik tarım işçilerinin çalışma ve yaşam koşullarının insanca olması için mücadele eder. Tüm kimlik ve inançlardan işçi ve emekçilerin siyasete daha güçlü ve örgütlü müdahalesinin olanaklarını yaratmak ve emeğin örgütlenmesinin önündeki tüm engelleri kaldırmak için çaba gösterir.
23. Kongremiz, İş Yasası, Sendikalar Yasası ile Toplu Sözleşme ve Grev Yasası ve çalışma yaşamına dair tüm yasaların, işçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin ve işsizlerin haklarını güvence altına alacak şekilde yeniden düzenlenmesi; örgütlenme özgürlüğü önündeki bütün engellerin kaldırılması; toplu sözleşme ve grev hakkının özgür biçimde kullanılması, lokavtın yasaklanması için mücadele eder.
24. Kongremiz, kamu hizmetlerinin ticarileştirilmesine ve piyasalaştırılmasına karşıdır; herkesin eşit, nitelikli, ulaşılabilir, yeterli ve parasız kamu hizmeti alabilmesi için mücadele eder. Herkesçe erişilebilir, parasız, cinsiyetçi olmayan, halk sağlığı ilkelerine dayanan ve anadilinde sağlık hizmetinin gerçekleştirilmesini savunur. Engellilerin toplumsal yaşama katılımlarının önündeki bütün engellerin kaldırılması, çalışma ve sağlık haklarının güvence altına alınması için mücadele eder.
25. Kongremiz, çökme noktasına getirilen tarım ve hayvancılığın, tekellerin ve tüccarın insafına terk edildiğini görerek, tarımsal destekleri yok eden, tarım satış kooperatiflerini ve birliklerini güçsüzleştiren yasaların, ürün kotalarının kaldırılmasını ve tekellerin çıkarlarına endeksli politikalar altında ezilen üretici köylülüğün hak ettiği insanca yaşama kavuşmasını hedefler.
26. Kongremiz, bilim ve sanat alanında üretenlerin, emekçilerin haklarını destekler. Bu alanda üretilen ürünlerin herkesçe ulaşılabilir olması için mücadele eder.
27. Kongremiz, insanın insana kulluğunun son bulacağı sömürüsüz bir düzeni amaçlar.
Halklar ve İnançlar
28. Kongremiz, bu topraklarda yaşayan tüm halkların toplumsal ve tarihsel dokusuna aykırı olan tekçi, inkârcı, asimilasyoncu egemenlik sistemine karşı, tüm halkların, kimliklerin, dillerin, kültürlerin eşit, özgür ve gönüllü birlikte yaşamını savunur ve bunun gerçekleşmesi için mücadele eder. Egemenlerin Ermeni, Rum, Süryani, Kürt, Laz, Çerkes, Arap, Roman, Çingene, Musevi, Pomak, Boşnak, Gürcü, Nusayri, Tatar, Ezidi, Hemşinli, Türkmen, Zaza, Mahallemi, Azeri, Arnavut ve tüm halklara yönelik soykırım, katliam, imha, inkâr, sürgün, aşağılama ve asimilasyon politikalarına karşı durur; geçmişte yaşanan katliamların ve karanlık tarihin aydınlatılması, yüzleşme ve hesaplaşmanın sağlanması için mücadele eder. Anadil hakkını temel bir hak olarak kabul eder.
29. Kongremiz, Aleviler, Hıristiyanlar, Museviler, Ezidiler gibi ezilen ve dışlanan tüm inanç ve kültürel grupların üzerindeki baskıların kaldırılması için mücadele eder. Devletin dini biçimlendirme aracı olarak işleyen Diyanet’in kaldırılmasını, inanç sembolleri üzerindeki her türlü baskıya son verilmesini, inanç ve ibadetin inananların vicdanına bırakılmasını savunur. Zorunlu din dersinin kaldırılması, Aleviler’in eşit yurttaşlık haklarının kabulü, Cemevleri’nin ve ayrımcılığa maruz kalan tüm inançların ibadet yerlerinin statüye kavuşturulması, yaşanan tüm kimlik sorunlarının eşit haklar temelinde çözülmesi hedefi ile hareket eden Kongremiz, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması, inananların ve inanmayanların, tüm kimliklerin kendilerini özgürce ifade etmesinin olanaklarının yaratılması için mücadele eder. Kongremiz, İslamiyet’in sermaye düzeninin payandası yapılmasına karşı çıkan Müslümanlar’ın diğer ezilenlerle birlikte ortak mücadele örgütü olduğunu vurgular.
Kadınlarn Özgürlük Mücadelesi ve LGBT Bireyler
30. Kongremiz, erkek egemen sistemin (patriarkanın), toplumun her alanında kök salmış sistematik bir egemenlik biçimi olduğunu kabul eder. Erkek egemenliğin, diğer tüm egemenlik ve sömürü biçimlerinin (sınıfsal, ulusal, inançsal) karşısında özgül bir ezme ve sömürü biçimi olduğunu kabul eder. Bu anlayışla, kadınların toplumsal açıdan maruz kaldığı her türlü ezilme ve sömürülme ilişkisinde kadınlardan yana tutum alır. Kadınların özgürleşme (kurtuluş) mücadelesini tanır ve destekler. Bunun için başta kendi içindeki cinsiyetçilikle mücadele olmak üzere, tüm cinsiyetçi ilişkilere ve dile karşı mücadeleyi görev bilir.
31. Kongremiz, kadın emeğinin görünür kılınması ve örgütlenmesinin önündeki tüm engellerin kaldırılması için çalışır. Kadın emeğinin çifte sömürüsüne karşı mücadele eder. Ücretli ya da ev içi karşılıksız emek kıskacındaki kadının örgütlenmesinin önündeki her türlü engelle mücadele eder ve kadın hareketleriyle dayanışır.
32. Kongremiz, kadınların özgürlüğü mücadelesinde temel güç olan kadınların örgütlülüğüne inanır, kadınların örgütlenmesinin önündeki her türlü engelin kaldırılması için mücadele eder ve kadın kurtuluş hareketiyle ilişki içinde bulunur.
33. Kongremiz, ekonomik, toplumsal, siyasal, hukuki ve sosyal alanda erkek egemen sistem nedeniyle geri plana itilen kadınların yaşadığı eşitsizliğe karşı, fiili ve gerçek bir eşitliğin sağlanması için en etkili yöntem ve araçlarla mücadele eder. Tüm kurul ve çalışma alanlarında kadınların eşit katılım ve temsil hakkını gözetir.
34. Kongremiz, kadınların bedenini ve cinselliğini denetleyen ve kadınlar üzerinde erkeklerin tahakküm kurmak için kadınlara karşı sistematik bir şekilde yürüttüğü devlet ve erkek şiddetinin her biçimine karşı mücadele eder. Kadınları aileden bağımsızlaştırarak erkek şiddetinden korumak için ekonomik ve sosyal politikaları benimser.
35. Kongremiz, kadınlar üzerinde kurulmuş olan her türlü egemenliğe, ayrımcılık ve baskıya karşı mücadele eder. Kadınlara yönelik erkek şiddetine karşı tutunduğu tavır dolayısıyla, ‘kadına yönelik cinsel şiddetin tanınması ve soruşturulmasında kadının beyanı esastır’ ilkesini kabul eder.
LGBT bireyler
36. Kongremiz, heteroseksizmi bir tür ırkçılık olarak görür. Lezbiyen, gey, biseksüel ve transseksüellerin maruz kaldıkları homofobi ve transfobi temelli ayrımcılığa ve şiddete karşı mücadele eder. LGBT bireylerin özgürleşmesinin heteroseksüelleri de özgürleştireceğini savunur. Heteroseksüelliği zorunluluk olarak gösteren ve dayatan nefret söylemine ve nefret suçlarına karşı mücadele eder.
Ekoloji ve Yaşam
37. Kongremiz, yaşam alanlarına sahip çıkan halkımızın mücadele gücü ve kararlılığından ilham alır. Kapitalizmin doğayı, doğal varlıkları ve yaşamı metalaştırarak sömürmesine karşı, Kongremiz insanı doğanın efendisi değil, bir parçası olarak görür. Doğanın, insanın, hayvanların ve tüm canlıların yaşam haklarının garanti altına alınmasını savunur. Kongremiz, kırda ve kentte, doğa ve yaşam haklarını savunma ve yaşam ortamlarını koruma mücadelesi verenlerin dayanışmasını güçlendirmeyi, bu mücadeleleri ortaklaştırmayı ve taleplerini siyaset zeminine taşımayı görev edinir. 38. Kongremiz, suyun ve doğanın ticarileştirilmesine, piyasa temelli enerji politikalarına ve projelerine karşı mücadele eder. İnsan-doğa-enerji ilişkisini kullanım değeri üzerinden tarif eden Kongremiz, insani ihtiyaçlar için gereken ve geçimlik tarımda kullanılan suya parasız, temiz ve yeterli miktarda erişim hakkının güvence altına alınmasını hedefler. 39. Kongremiz, su kullanım hakkı anlaşmalarına, karbon ticaretine, yaşamı yok eden başta HES (Hidroelektrik Santralleri) projeleri ile termik, nükleer santral gibi enerji politikalarına ve ekolojik yıkıma yol açan maden işletmeciliğine, endüstriyel atık ve kirlilik sonucunda yaşam alanlarının tahrip edilmesine, küresel iklim değişikliğinin nedenlerine ve sonuçlarına karşı mücadele eder.
40. Kentlerin doğasızlaştırılmasına; kenti yağmalayan kentsel dönüşüm projelerine; tarihi, kültürel varlıkların ve kamusal alanların gasp edilmesine; sermayenin tüm yıkıcı kır ve kent politikaları ile çevresel hizmetlerin özelleştirilmesine ve piyasalaştırılmasına karşı mücadele eder, herkes için insanca barınma ve ulaşım hakkını savunur. Kongremiz, doğal, tarihi ve kültürel varlıklara ilişkin korumaları kaldırmayı amaçlayan mevzuat saldırılarının da karşısında durur. Deprem, sel ve toprak kayması gibi doğal felaketlere karşı gerekli tedbirlerin alınması için mücadele eder.
Gençlik
41. Kongremiz, gençliğin siyasete aktif katılımının ve temsiliyetinin bir zeminidir. Gençliği işsizliğe, ucuz işgücü sömürüsüne mahkûm eden kapitalist politikalarla mücadele eden Kongremiz, ayrımcı, cinsiyetçi, milliyetçi, tekçi ve niteliksiz eğitim anlayışını reddeder; herkese yaşam boyu, parasız, eşit, demokratik, bilimsel, anadilinde ve ulaşılabilir eğitim hakkının sağlanması ve çalışma yaşındaki her gence iş olanağı yaratılması için mücadele eder. Rekabetçi ve eşitsizliğe dayanan ve eşitsizliği derinleştiren sınav sistemini reddeder. Üniversitelerin akademik ve bilimsel özgürlüğünü, YÖK’ün kaldırılmasını, üniversitede kendi bileşenleriyle yönetme modelini savunur. Üniversitelerde başörtüsü özgürlüğünü savunur. Zorunlu din ve milli güvenlik derslerinin kaldırılmasını savunur. Liselerde polis-idare baskısına karşı mücadele eder.
42. Kongremiz, yaş ve tecrübe hiyerarşisini (gerontokrasi) reddeder.
43. Kongremiz, zorunlu askerlik uygulamasının kaldırılması ve vicdani ret hakkının yasalarca güvence altına alınması için mücadele eder.
*****
Bizler, 2011 Genel Seçimleri sürecinde oluşturduğumuz Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku’nun ortaya çıkardığı başarının yarattığı umut ve heyecanla tüm toplumsal muhalefet kesimlerini, demokratik direniş odaklarını, demokrasi, eşitlik ve barış mücadelesi veren tüm özneleri, ortak bir mücadele hattında buluşturmanın tam zamanı olduğunu düşünüyoruz. Kongre sürecinde farklılığımızı ve çeşitliliğimizi birlikte mücadelemizi güçlendirecek temel politik değerler olarak görüyor, tüm ezilenlerin birliği için attığımız bu ilk adımda herkesi birlikte yol almaya çağırıyoruz.
link: Marksist Tutum, HDK Programı, 21 Ekim 2012, https://en.marksist.net/node/3103
Kürt Tutsakların Açlık Grevi Yayılarak Devam Ediyor
2012 ABD Seçimleri