Kapitalist sistem insanlığı yozlaştırırken bunun için en önemli aracı olan medyayı çok iyi kullanmaktadır. Medya egemen sınıfın çıkarları temelinde yayınlar yapmakta ve toplumun çoğunluğunu oluşturan işçi-emekçileri egemen sınıfın çıkarlarının peşinden sürüklemektedir. Filmler, dizi filmler, kadın programları, yarışma programları, hatta haber programları bile egemen sınıfın ihtiyaçları temelinde yapılmaktadır. Ayrıca medya muazzam derecede büyüyen bir sektör haline gelmiştir, hatta tekel düzeyindedir.
Bu tekelleşmiş aygıt, milyonlarca emekçiyi egemen sınıfın çıkarları temelinde yönlendiriyor. Emekçilerin çoğunluğu iş saatlerinin dışında kalan zamanının büyük bir bölümünü televizyon izleyerek geçirmekte. Herkesin ilgi alanına giren programlar bulmak mümkün. Kimisi film, kimisi dizi, kimisi belgesel, kimisi yarışma programlarını düzenli bir şekilde izlemekte, hatta bunu içinde bulunduğu toplumun diğer bireylerine de anlatıp izlemesini sağlamaktadır. Yarışma programları arasında bir de “Yetenek Sizsiniz” adlı bir program bulunuyor. Ses, tiyatro, el becerisi, dans, müzik vb. yeteneklerin öne çıktığı bu yarışma programında, çocuk, genç, kadın, erkek herkes kendi kişisel yeteneklerini sahneleyip jürideki kişilerin onayına sunuyorlar. Elemeyi geçenlere yaşamının ilerisi için bir kazanç kapısı aralanıyor belki. Fakat bu kişilerin yetenekleri değerlendirilirken emin olmak gerekir ki, o programın kanalına veya bazı yetenek avcılarına bir getirisi olup olmayacağına da bakıyorlardır. Kaz gelecek yerden tavuk esirgemez sermaye sahipleri.
Tek tek ele aldığımızda çok yetenekli kişilerin olduğu ortada. Her bireyin kendine özgü bir yeteneği var. Ama bir de, açlık sınırının 900 TL olduğu günümüzde 659 TL ile yaşamlarını sürdürmeye çalışanlar var ve kimse bu mucizeye ödül vermiyor. Dört kişilik bir ailenin açlıktan ölmemesi için sadece mutfak masrafları 900 TL iken, milyonlarca işçi asgari ücret denilen 659 TL ile bir aylık tüm masraflarını karşılamaya çalışmakta. Yetenek avcıları hâlâ bunun nasıl olduğunu keşfedemediler. Toplu taşıma araçlarında kapasitenin en az üç katı sayıda yolcunun nasıl araca bindikleri çözemediler. Çalışma saatleri 12 saate çıkmasına rağmen nasıl oluyor da işçilerin hâlâ çalışmaya bedenleri dayanıyor anlayamadılar. Gece-gündüz demeden sürekli olarak yaşamı yeniden ve yeniden yaratmamıza rağmen bu yeteneğimizi de görmezden geliyorlar.
Muazzam bir yeteneğe sahip işçi sınıfı. Bugün dünyanın birçok ülkesinde işçiler egemen sınıfın çıkarlarıyla kendi sınıf çıkarları örtüşmediği için grev, işgal ve benzeri eylemler örgütlemekteler. Arap Baharı denilen süreçte ise yoksul işçi-emekçiler onlarca yıllık diktatörleri alaşağı ettiler. Yetenek avcıları bunu da görmüyorlar, görmelerini de beklememek gerekir. Oysa işçi sınıfında var olan en önemli yeteneği bilimsel temellerde açıklayan Karl Marx, işçi sınıfının bu sömürü sistemini yıkma yeteneğe sahip tek sınıf olduğunu söyler. Fakat işçilerin birlikte hareket ettiğinde, bilinçle donandığında ve örgütlü mücadele ettiğinde böyle bir yeteneğe sahip olduğunu da vurgular. Ne kadar doğru olduğunu hem sınıf tarihimizdeki çeşitli örneklerden hem de günümüzde yaşanan örneklerden görebilmekteyiz.
Kapitalist kriz derinleştikçe egemen sınıfın saldırıları da her gün daha da artıyor. Ama işçiler de çeşitli şekillerde tepkilerini ortaya koymaktalar. İşçi sınıfının gücü örgütlülüğünden gelmektedir. Örgütlü hareket ettiğinde patronlar sınıfına karşı koyabilmekte, örgütsüzlük koşullarında ise sessizce her şeye boyun eğmekte. Dünyayı değiştirme yeteneğine ve gücüne sahip olan işçi sınıfının bireylerinin yapması gereken en önemli şey örgütlenmek. Burjuvazinin yalanlarına inanıp bireysel kurtuluş hayali kurmak yerine, toplumsal kurtuluş için bir araya gelmeli, örgütlü mücadele ederek kapitalist sistemi yıkıp kendi sınıf iktidarımızı kurmalıyız. Bu güce sahip tek sınıf bizim sınıfımız, yani işçi sınıfıdır. Tek tek bireylerdeki yetenekler toplumsal yeteneğe dönüştürülüp, patronlar sınıfını ve onların kurumlarını, aygıtlarını tarihin çöp sepetine göndermek için örgütlenmeli, örgütlü mücadele etmeliyiz.
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!
link: Esenyurt’tan bir işçi, Yetenek Sizsiniz!, 13 Aralık 2011, https://en.marksist.net/node/2839
Hopa Davası İçin Binler Ankara Adliyesi Önünde Toplandı
Susurlukçu Cinayet Şebekesi Serbest!