Bildiğiniz gibi Avusturya’da sadece bu ülkeyi değil bütün dünya kamuoyunu aylarca meşgul eden korkunç dramlar yaşandı. Bunlardan biri Natascha Kampusch adlı kız çocuğunun yıllar önce bir ruh hastası tarafından kaçırılıp 8 yıl boyunca zorla alıkonulduktan sonra bir fırsatını bulup kaçarak özgürlüğüne kavuşmasıydı. Oysa çocuğun yaşamından umut kesilmişti. İkinci olayın boyutları daha da korkunçtu. Jozef Fritzl adlı bir Avusturyalı öz kızını evinin bodrumuna hapsedip onunla 24 yıl süren bir zoraki ensest ilişki yaşamış ve bu ilişkiden 7 çocuk sahibi olmuştu. Son olaysa tüyler ürpertici bir vahşetti. Parlamentoda memur olarak görevli bir vatandaş borsa oyunlarında 300.000 euro kaybettikten sonra zıvanadan çıkıp karısı ve küçük kızı dahil aileden 5 kişiyi baltayla doğrayıp polise teslim oldu. Bundan yıllar önce Belçika’da da Marc Dutroux adlı sapığın işlediği cinayetler dünya kamuoyunda büyük yankı uyandırmıştı.
Bu olaylar hızla çürüyüp kokuşan kapitalizmin genel anlamda insan-insan ilişkilerini, dar anlamda ise erkek-kadın ilişkilerini ne boyutlarda yozlaştırıp sefilleştirdiğinin en çarpıcı örnekleridir. Ayrıca bunlar buzdağının sadece görünen kısmıdır. Bu düzende kadın cinsi sömürülmekle kalmaz, bu olayların da gösterdiği gibi aile içi şiddete de maruz kalır. Burjuva tipi aile çoktan kokuşmuş ve çürümüş bir kurumdur. Bugün Avusturya’da yapılan evliliklerin %60’ı boşanmayla bitiyor. Çünkü her şeyden önce yapılan evlilikler karşılıklı sevgi, saygı ve sadakat duygularına değil, maddi ve ekonomik çıkarlara, egoist dürtülere dayanıyor. Doğal olarak böyle bir aile ortamında dünyaya gelip bu mutsuzluğa ve yozlaşmışlığa ortak edilen çocuklar, henüz 13-15 yaşlarında alkol ve uyuşturucu batağına sürükleniyorlar.
Kapitalist düzenin sahibi burjuvazi ayıplarını örtebilmek için zavallı çarelere başvuruyor. Avusturya’daki süpermarketlerde alkollü içecek satın almak isteyen gençler artık 16 yaşından büyük olduklarını ispatlayabilmek için kasada kimlik göstermek zorundalar. Ne etkili bir çözüm! Uyuşturucu bağımlısı gençler mal almaya para bulamadıkları zaman otomobilleri ve evleri soyar oldular. Bütün bunlar dünyanın sayılı zengin ülkelerinden biri olan Avusturya’da cereyan ediyor. Daha iki gün önce hükümetin yetkili ağızları bir acı gerçeği daha itiraf etmek zorunda kaldı. Avusturya’da her 5 çocuktan biri yoksulluk sınırı altındaki bir ortamda dünyaya gözlerini açıp büyüyor. Burjuva siyasetçileri buna kafa patlatıp çözüm yolları arayacaklarmış! Çözümün kapitalizmi yıkıp sosyalizmi kurmak olduğu gerçeğini kitlelerden daha ne kadar gizleyebilecekler göreceğiz.
link: Avusturya’dan A.E., Çürüyen Kapitalizm İnsanı da Çürütüyor, 9 Nisan 2009, https://en.marksist.net/node/2087
60. Yılında NATO Kadıköy’de Protesto Edildi
Sermaye Elini Suyumuzdan Çek!