Emperyalist Savaşlara Karşı İşçi Cephesini Oluşturalım!

2009’a girdiğimiz bu ilk günlerde tüm dünyada işçiler açlık, yoksulluk, işsizlik ve emperyalist savaşlarla boğuşuyorlar. 2008’in sonlarında tavan yapan krizle birlikte kapitalizm gerçek yüzünü saklayamaz hale gelmiştir. Emperyalistlerin krizden tek çıkış yoluysa savaştır.

2008 Ağustos ayında Gürcistan’ın Abhazya ve Güney Osetya’ya saldırması ve hemen ardından Rusya’nın da Gürcistan’a saldırmasıyla emperyalist kutuplar yavaş yavaş belirginleşmeye başlamıştı. 2009’a girdiğimiz ilk günlerde ise İsrail’in Filistin’e saldırmasıyla tekrar alevlenen emperyalist savaşlar hiç de duracakmış gibi görünmüyor. İşçi ve emekçilerden kesilen vergilerin büyük çoğunluğu silah sanayiine akmaktadır. İçinde bulunduğumuz krize rağmen çok büyük miktarlarda para silahlanmaya yatırılmaktadır. Buna en son örnek ise geçen günlerde 2009 savaş bütçesini açıklayan ABD’dir. Afganistan ve Irak’taki askeri operasyonlar başta olmak üzere 2009 yılı savaş bütçesini 139 milyar dolar olarak açıkladı. Obama’yla birlikte “barış” sinyalleri vererek dünya halklarına büyük umutlar veren ABD’nin hiç de barışçıl olmayacağı apaçık ortadadır. Bu yıl krizin daha da derinleşeceğini tahmin etmek gibi, emperyalist paylaşım savaşlarının kudurganlaşacağını tahmin etmek de zor olmasa gerek.

ABD’nin savaş bütçesini açıkladığı aynı gün ABD’li alüminyum devi Alcoa şirketi de bir açıklama yaparak, dünya ekonomisinin kötüleşmesi nedeniyle maliyetlerini azaltmak için 13 bin 500 kişiyi işten çıkaracağını belirtti. Şirket toplam 34 ülkede 94 bin işçiyi bünyesinde bulunduruyordu. Krizle birlikte işçilere çok büyük darbeler ineceği alenen meydandadır. Dünyada her geçen gün binlerce, on binlerce işçi işsiz kalırken, emperyalistler kendi kârları için işçilerin kanını emmeye devam ediyorlar.

Bu süreçte emperyalistler kendi cephelerini oluşturadursunlar, ne olursa olsun en son sözü işçiler söyler. Emperyalistlerin bu cephelerine karşın “İşçilerin Birlik Cephesini” oluşturmak gerekiyor. Önümüzdeki günlerde süreç çok daha çetinleşeceğinden şimdiden bu birliktelik ağını örmek gerekiyor. Uzun yıllardır uyuyan devi uyandırmak için elimizden geleni yapıp işçi kardeşlerimizi doğru yöne kanalize etmeliyiz.