İnternette çok sık gezen mailler vardır. Kimi milliyetçilik zehrini saçar, kimi tüketimi kışkırtmak içindir, kimi de işçi sınıfına şükretmeyi salık veren maillerdir. İşte bu şükretmeyi salık veren maillerden birini okudum geçenlerde. Ve bir kez daha öfke duydum egemenlere ve onların ideolojisine. Afrika halkının yoksulluğu, çektiği acılar üzerinden başka hangi sınıf böyle nasiplenebilir ki? Mailde herhangi bir insanla bir Afrikalı karşılaştırılarak sonunda halimize şükretmemiz gerektiği salık veriliyor. Okula gidebilen, yatacak yatağı olan, yiyecek yemeği olan, sağlıklı olan bir insanın bir Afrikalıyla karşılaştırılınca haline şükretmesi için yeterince nedeni oluveriyor. Teknolojinin fazlasıyla ilerlediği, tıp alanında devasa ilerlemelerin kaydedildiği, üretim araçlarının 10 milyar insanın ihtiyaçlarını karşılayabilecek düzeyde geliştiği bir dünyada yaşıyoruz. Böyle bir dünyada günde 2 doların altında bir gelirle yaşamaya çalışan 3 milyar insandan, her yıl açlıktan veyahut önlenebilir hastalıklardan ölen milyonlarca insandan bahsediyoruz. Ama burjuvazi gözümüzü ve bilincimizi öylesine kör etmiş ki bu çelişkiyi fark edip kapitalizmi sorgulamak yerine halimize şükretmeyi tercih ediyoruz. Bizden hep kendimizden daha kötüsünü görmemiz isteniyor.
Peki ya çok daha yukarda duran, sırtımızdan beslenen asalaklar? Onları görmeyecek miyiz? Afrikalı çocuklar açlıktan, hastalıktan ölürken asalaklar sınıfının en lüks otellerde keyif sürdüğünü, hastanelere helikopterle gittiğini, hayatımızda görmediğimiz yemeklerden tıkındıklarını görmeyecek miyiz? Afrika’da açlıktan ölen insanların lokmasını çalan burjuvazidir. Bizim insan gibi yaşama hakkımızı gasp eden burjuvazinin düzeninin devamı için yarın bir bombadan, basit bir hastalıktan veya açlıktan ölmeyeceğimizin garantisini kim verebilir? Elimizdekilere sahip olmayanlara bakıp da halimize şükretmekle ne insanların açlıktan ölmesini engelleyebiliriz ne de kendi geleceğimizi garanti altına alabiliriz. Yapmamız gereken aslında apaçık ortada değil mi? Kapitalizm yok olmadan eşitsizlik de, ölümler de, acılar da yok olmayacağına göre kapitalizme karşı mücadele etmekten başka çıkar yolumuz yok.
link: Kartal’dan bir matbaa işçisi, Şükretmek değil mücadele etmek çözümdür, 23 Nisan 2008, https://en.marksist.net/node/1770
Kan Pazarında Ölmek
Mıy Mıycı Sanayiciler